Yayına Giriş: 26.03.2009 11:19:33
Güncelleme: 26.03.2009 20:14:13
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun Kahramanmaraş'tan Yozgat'a giderken bindiği ve Kahramanmaraş yakınlarında düşen helikopterde İHA muhabiri İsmail Güneş de bulunuyordu.
İsmail Güneş, kazanın hemen ardından cep telefonuyla 112 Acil Servisi aradı.
Güneş'in servis görevlisi ile yaptığı görüşme kazanın ilk saatlerine ilişkin bilgi veriyor.
İşte bu görüşmenin ses kaydı...
112 görevlisi : 112
İsmail Güneş : Ben İHA Sivas Muhabiri İsmail Güneş, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Yazıcıoğlu ile birlikte biz helikopter ile düştük.
112 : Nerede? Neredesiniz?
İ.G : Bilmiyorum nerede olduğumuzu.
112 : Hangi istikamete doğru çıktınız?
İ.G : Erhan abi ne tarafa doğru çıktık biz. Ya bilimiyorum hanımefendi, hatırlamıyorum.
112 : Etrafınıza bakın, ne görüyorsunuz, bir yerleşim yeri falan görebiliyor musunuz?
"Her Taraf Sis"
İ.G : Sis. Her taraf kar, sis. Her taraf sis.
112 görevlisi: Helikopteri nereden kiraladınız?
İ.G: Ya Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Muhsun Yazıcıoğlu...
112 görevlisi: Partinin helikopteri mi bu?
"Çağlayancerit'te Bir Yere Düştük"
İ.G: Yok özel bir şirket. Bacağım kırık olduğu için konuşamıyorum. Erhan ağabey nereden çıkış yapmıştık. Çağlayancerit orada bir yerde düştük. Hangi yere düştüğümüzü hatırlamıyoruz, her taraf sis, göremiyorum.
112 görevlisi: Telefonu kapatmayalım, yerinizi tespit etmeye çalışıyoruz.
İ.G : Kahramanmaraş'ın dağlarından, her taraf sis. Göremiyorum.
112 görevlisi: Parti merkezinden kiminle görüşebiliriz, sizinle ilgili?
İ.G : Bilmiyorum, şarjım bitmek üzere. Alo. Biz nereye gidiyorduk? Yozgat tarafında bir yere gidiyorduk hanımefendi.
112 görevlisi: Kapatmayın yerinizi tespit etmeye çalışıyorlar. Hatırladığınız bir şey varsa söyleyin.
"Çağlayancerit'ten Yozgat-Yerköy'e Gidiyoruz"
İ.G : Erhan ağabey, nereden geldik, nereye gidiyoruz. Şu an Çağlayancerit'ten gelip, nereye gidiyoruz. Yozgat-Yerköy mü? Çağlayancerit'ten, Yozgat-Yerköy'e gidiyoruz. Burası çok soğuk. Alo. Yer tespit edemiyor musunuz?
112 görevlisi: Siz kapatmayın beyefendi telefonu.
İ.G : Hanımefendi acele edin şarjım bitecek.
112 görevlisi : Alo, Alo. İyi misiniz?
İ.G : Kötüyüm, ayağım kırık.
112 görevlisi: Şu anda siz helikopteri görebiliyor musun?
İ.G : Şu anda helikopterin içindeyim ben.
112 görevlisi: Alo. Diğer beş kişi yanınızda değil mi şu anda? Size cevap verebiliyorlar mı?
"Kimseden Ses Yok"
İ.G : Diğerlerinden ses yok. Erhan ağabey, Erhan ağabey de ıhlayarak cevap veriyor. Alo, hanımefendi, yerimizi tespit edemediniz mi?
112 görevlisi: Şu anda emniyet bulmaya çalışıyor, sakin olun. Erhan beyden ses alabildiniz mi?
İ.G: Erhan ağabey, ıhlıyor sadece. Ben de üşümeye başladım. Ben sakin olmaya çalışıyorum.
112 görevlisi: Sakin olmaya çalışın, tespit etmeye gayret ediyorlar. Muhsin beyle aynı helikopterde misiniz?
İ.G: Muhsin Bey'i göremiyorum şu an.
112 görevlisi: Aynı helikopter ile mi havalandınız?
İ.G: Evet. Ayağım çok kötü kırıldı. Ölen de var herhalde. Bu arkadaş kim ya.
112 görevlisi: Ayağı kırık, yerinden kımıldayamıyorum. Emniyetle görüşüyorum.
İ.G: Alo, hanımefendi.
112 görevlisi: Açık kalsın telefon.
İ.G: Şarjım bitmek üzere. Benim numaramı görebiliyor musun?
112 görevlisi: Kapatmayalım, ulaşıyorlar, kapatmayalım numarayı. Sizin nereye gittiğinizi anladık. Yozgat-Yerköy'e gidiyoruz dediniz.
İ.G: Alo. Sakin olalım da şu anda donuyoruz burada, ayağım da kırık.
112 görevlisi: Kapatmayın, bir saniye.
İ.G: Alo. Erhan ağabey, Erhan ağabey. Sen kalkabiliyor musun yerinden? Hanımefendi.
112 görevlisi: Şarjınız bitinceye kadar açık kalsın, aramaya devam ediyorlar çünkü. Kapatmayın alo.
İ.G: Alo. Ayağım kırıldı.
112 görevlisi: Başka yerinizde kanama var mı?
İ.G: Gözükmüyor.
112 görevlisi: Kravatınız var mı? İp gibi kravat gibi bir şeye elinizi uzatabilir misiniz?
İ.G: Kravat yok. Şu anda gözükmüyor.
"Herkes Öldü Herhalde"
112 görevlisi: Polis ekipleri yerinizi bulmaya çalışıyor. Siz moralinizi yüksek tutun. Zaten sizin yerinizi tespit edecekler. Edemediler daha. Tespit etmeye devam ediyor.
İ.G: Herkes öldü herhalde.
112 görevlisi: Kanamadan dolayı sessiz kalmış olabilirler, endişe etmeyin, sizi kurtaracaklar.
İ.G: Erhan ağabey, Erhan ağabey. Kırık ayağımın altında, kaval kemiğinde. Kanama değil, kırıldı ya.
112 görevlisi: Alo, beyefendi. Şu anda bacağınızın durumu nasıl?
"Donmaya Başladım, Üsüyorum. Tipi Var"
İ.G: Ağrıyor. Alo. Yeri tespit edemediniz mi? Donmaya başladım, üşümeye başladım. Üşüyorum. Tipi var. Helikopterin içine girdim. Buradakiler öldü herhalde ya. Erhan ağabey, Erhan ağabey. Yok. Kimseden ses gelmiyor, gelmiyor. Eyvah çok kötü.
112 görevlisi: Ayağınız sıkıştı mı?
İ.G: Evet. Tespit edemediler mi ya. Ayağımı oynatamıyorum.
112 görevlisi: Emniyet yerinizi tespit etmeye çalışıyor.
İ.G: Erhan ağabey. Ağabey bir kendine gelmeye çalış. Bak ben kendime gelmeye çalışıyorum. Yatıyor ıhlıyor.
112 görevlisi: Başka kimseden ses gelmiyor mu?
İ.G: Yok, yok. Çok kötü ayağım kırıldı. Hanımefendi hala bulamadınız mı yerimizi? Burada donacağız, diğer insanlar öldü herhalde. Ayağımı oynatamıyorum. Çok pis kırıldı ayağım. Yerimizi ne zaman tespit edeceksiniz hanımefendi.
Kaynak