2008'in En Kötü 10 Oyunu
Nereden Yazdırıldığı: Bilginin Adresi
Kategori: Oyun
Forum Adı: Oyun Muhabbetleri ve Yardımları
Forum Tanımlaması: Oyunlar hakkında muhabbetler, Kurulumda ve Oyun Sırasında Karşılaşılan Sorunlar...
URL: https://www.bilgineferi.com/forum/forum_posts.asp?TID=7242
Tarih: 21-11-2024 Saat 17:38
Konu: 2008'in En Kötü 10 Oyunu
Mesajı Yazan: savage_team
Konu: 2008'in En Kötü 10 Oyunu
Mesaj Tarihi: 16-02-2009 Saat 17:42
10. Too Human
Too Human, duyurulduğu andan itibaren özellikle sıra dışı senaryosu
ve aksiyon ile RPG türlerini muhteşem bir görsellik eşliğinde oyuncuya
sunan yapısıyla tüm Xbox 360 kullanıcılarının ağızlarının suyunu
akıtıyordu açıkçası. İnsanlar ile makineler arasındaki sonu gelmeyin
savaşın gidişatını değiştirmek ve evrendeki dengeyi, barışı sağlamak
adına üretilmiş, sibernetik olarak güçlendirilmiş “insan tanrılar”
mümkün olduğunca güçlü olmaya çalışacakken, sözde “makine” olarak
nitelendirilen diğer güruh da çok da etik olmayan bir yoldan, insan
parçaları toplayarak daha fazla insanlaşmaya çalışacaktı. Üstelik
yapımcı Silicon Knights’ın, üstünde ısrarla durduğu devrimsel bir
kontrol sistemi de her şeyin kusursuz olması için oyundaki yerini
alacaktı. Peki, tüm bunlar oyunun doğal akışı içerisine düzgün bir
şekilde yedirilebildi mi? Tabii ki hayır! Bu kadar bekledikten,
üzerinde düşündükten sonra Too Human her yönüyle sorunlu, tamamlanmamış
bir oyun olarak karşımıza çıktı ve tarafımızca imha edildi. Hakkında
konuşmak yasaklandı, konuşanlara caydırıcı cezalar verildi ve haliyle
unutuldu gitti..
9. Iron Man
Şahsıma göre Iron Man, şimdiye kadar yapılmış en iyi Marvel filmi
olsa da, oyunu için aynı şeyleri söylemek güç. Kendileri gayet de zaman
öldürmek için bile oynamayacağınız, oyuncuya uçmak dışında başka
eğlenceli bir alternatif sunmayan, PlayStation 3’ün gücünden zerre
yararlanmayan basit bir film oyunudur. Böyle bir oyundan yiyecek -
içecek almamanız, mümkün mertebe de uzak durmanız önemle rica olunur!
8. Castlevania Judgment
Tam anlamıyla bir Soulcalibur kopyası! Evet, evet; amcalar resmen
Soulcalibur’un mekanlarını ve kullanılan renk paletini almışlar, sadece
karakterleri ve buna mukabil isimleri değiştirerek piyasaya Castlevania
Judgment diye çıkarmışlar. “Yuh!” diyor, pişkinliğin böylesine şapka
çıkarıyor ve bu oyunu Soulcalibur IV zannederek alıp mutlu mesut evine
koşan oyuncuları teselli etmek adına yola çıkıyoruz.
7. Conflict: Denied Ops
Conflict: Denied Ops, senaryo konseptini son günlerde popülerliği
oyun dünyasında iyice artan “dinamik ikili” muhabbetine yaslayan bit
yapım. İlk oyundan da hatırlayacağımız tecrübeli keskin nişancımız
Lincoln Graves’in yanına, genç ancak işini bilen ağır silahlar uzmanı
Reggie Lang katılıyor ve nispeten tamamlanmış bir ekiple asla çıkmak
istemeyeceğiniz maceramız başlıyor. Peki, neden istemiyoruz bu
macerayı, hemen onu izah edeyim: Oyunda yapay zeka diye bir şey yok!
Düşman demeye bir türlü dilimin varmadığı askerler, -istisnasız-
attığınız tüm el bombalarının yanında bilinçli olarak bitiveriyor ve
sizi gördüğü zaman daha rahat vurasınız diye direkt kültür fizik
hareketleri yapmaya başlıyor. Bu ne ya?
6. Haze
Öncelikle senaryodan bahsetmek istiyorum sevgili LEVEL Online
okurları. Oyunda John Carpenter isimli bir elemanı canlandırıyoruz.
Carpenter, savaş bölgesinde Promised Hand olarak tanınan gizli bir
örgütün giriştiği soykırımı engellemek için Martel firmasının bölgeye
yolladığı ve vücutlarına zerk edilen bir sıvıyla savaşta son derece
ölümcül hale gelen tecrübeli askerlerden bir tanesi. Yakıyor, yıkıyor,
öldürüyor ve az önce bahsettiğim sıvı sayesinde ne vicdan azabı
duyuyor, ne de yaptıklarını hatırlayabiliyor... Sevdiniz mi? Aman
diyeyim böyle bir hata yapmayın zira kendileri bu yıl konsollarda
gördüğümüz en zayıf oyunlardan biri. Yapay zeka sıfırın altında -38
derecede kaderine terkedilmiş, grafik yok, sunum ve senaryo da yok. Eh,
o zaman sana verecek paramızda yok Haze!
5. Turok
Ve geldik listemizin beşinci sırasına... Kendileri bundan seneler
evvel çizgi romanları ve kaliteli oyunlarıyla sevenlerin gönlünde tahta
kurmuş ancak bu başarının hemen akabinde konsollara çıkan birbirinden
tırt oyunlarla sevenlerini ciddi şekilde üzmüş bir seridir...
Propoganda Games\ geçtiğimiz yıl içerisinde çıkardığı oyunuyla seriyi
yeniden diriltmeyi amaçlasa da, yaptığı tek şey seriyi seven azınlığı
da bu yapımdan soğutmak olmuştur. Dinozorlar sevimli olsa da gerisi
yalandır, fasa fisodur.
4. Sonic Unleashed
Yok, olmuyor! Bir türlü kontrol edemiyorum bu mavi canavarı...
Prince of Persia’yı, God of War’u ve hatta aklınıza gelebilecek
neredeyse tüm aksiyon / platform oyunlarını bitirdim ancak bu karakteri
kontrol edebilmem için yaklaşık olarak bir 21 parmağımın daha olması
gerekiyor. Tek sorun kontroller de değil elbette; bölüm tasarımları
feci, grafikler kötü, senaryo kötü, hatta inanamayacaksınız ama Eggman
bile kötü!
3. FaceBreaker
Bu oyun için ne söylenebilir, inanın hiç bilmiyorum. Grafikleri ve
animasyonları muhteşem, işini bilen ve bu işe para harcamaktan
çekinmeyen ellerden çıktığı çok belli. Peki ya oynayış? İşte
FaceBreaker, belki de son 10 yılda çıkan oyunlar arasında oyuncuya bu
konuda en az özgürlük tanıyanı. Görsel olarak laf edemesek de oynayış
olarak birbirinin kopyası karakterler, sadece artarda vurmak ve gard
almaktan ibaret olan dövüş sistemi, maçları hızla kazanmak için
yalnızca tuşlara hızlı basmaya mahkum edilmiş oyuncular... Peh!
2. Legendary
Tamam, oyun dinamikleri berbat, Pandora’s Box gibi bir materyal
ancak bu kadar rezil kullanılabilirdi, Yunan Mitolojisi ancak bu kadar
kötü işlenebilirdi. Hepsine eyvallah ancak o kullandığınız grafik
motoru nedir kuzum? Sözde Unreal 3 gibi güçlü bir motor kullanmışsınız
ama biz niye anlayamadık? Eh, elinize hazır gelmiş bir grafik motorunu
bile böyle kullandıysanız yazdığınız senaryoyu da yadırgamamak, “he”
deyip geçmek lazım. Hayır, bir de elinizde Boiling Point gibi nispeten
başarılı bir oyun vardı, neden yaratana sığınıp bir devam oyunu
çıkarmadınız? Eminim bu hilkat garibesinden daha güzel olurdu! 1. The Incredible Hulk
İşte o oyun! İşte zirvemizin bir numarası! Yalnız peşin peşin
söyleyeyim; bu oyun kötü değil, komik ve hatta devrimsel! Peki neden?
Hemen bunların sebeplerini belirtelim. Bir defa ilk kez Hulk ile bir
oyunda, bir gökdelene sille tokat girişebiliyoruz. Evet evet; New York
şehrinde yerini almış her binanın bir sağlık barı var ve biz Hulk ile
bu binalara meydan dayağı atıp onları toplum içinde rencide ettiğimizde
bu bar doluyor ve yıkılarak, çevreye milyonlarca dolar vermesi gereken
bu devasa yapı, ilahi bir şekilde ortadan kayboluyor! Bunun dışında
oyunda görevler, yan görevler, ana görevler falan mevcut ancak bunların
hepsi birbiriyle aynı. Yani oyun size söylemediği sürece senaryo
görevlerini mi takip ediyorsunuz, yan görevi mi takip ediyorsunuz yoksa
şehirde boş boş geziyor musunuz, anlamak mümkün değil. Grafikler,
sanırım o departmandaki elamanların klavyenin tuşlarına rasgele
basmasıyla kodlanmış. Hmmm, sanırım 2008’in en tembel oyunu ödülünü de
The Incredible Hulk’a verebilirmişiz, ne dersiniz?
http://www.frmtr.com/www.level.com.tr -
http://www.frmtr.com/www.level.com.tr - KAYNAK
|
|