TBMM Şemdinli Araştırma Komisyonu Başkanı Musa Sıvacıoğlu, "Komisyonumuzca savcılıkça istenen bu tutanağın gönderilmemesi, yargı faaliyetine engel olma, adaleti geciktirme gibi bir durumla karşı karşıya kalınırdı ki bu da yargının faaliyetlerini yürütebilmesine ve adaleti yerine getirmeye engel olur, esasen suç olan bu husus olurdu" dedi.
TBMM Şemdinli Araştırma Komisyonu Başkanı Musa Sıvacıoğlu, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, Komisyonun Anayasal çerçevede ve AK Parti, CHP ve Anavatan Partisi Milletvekilleri'nin verdiği önergeyle kurulduğunu, 7 Aralık 2005 tarihinde çalışmalarına başladığını, bu süre içinde 18 toplantı yapıldığını, 48 kişinin dinlendiğini, 182 yazışma yapıldığını ve bu yazıların 160 tanesine cevap geldiğini kaydetti. Son zamanlarda basında, komisyonun iddianamede ismi geçen bir iş adamına ait ifadenin, Savcılığa hiçbir resmi yazışma yapılmadan, gizlilik içerisinde ulaştırılmış gibi kamuoyunu yanıltıcı ve yanlış kanaat oluşturucu yayınlar yapıldığını belirterek şunları söyledi:
"Halbuki olay tamamen aksi olup Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Komisyonumuza gönderdiği 16.2.2006 tarihli tutuklu-acil kaydıyla yazılan resmi yazı üzerine komisyonumuz bu talebe cevap vermiştir. İddianame incelendiğinde tahkikatı yürüten savcının iş adamını dinlediği ve komisyonumuzdan celbedilen ifadelerin bir kısmını da delil olarak kullandığı anlaşılmaktadır. Esasen komisyonumuzca bu tutanak gönderilmese idi iddianamesini düzenleyebileceği karşısında, sadece bu hususun ön plana çıkarılarak TBMM'nin iradesine göre kurulan komisyonumuzun töhmet altına sokulmasına anlam verilememektedir."
Sıvacıoğlu, yargıyı etkileme gibi bir durumun söz konusu olmadığını belirterek açıklamalarında, "Komisyonumuza savcılıkça istenen bu tutanağın gölerilmemesi halinde yargı faaliyetine engel olma, adaleti geciktirme gibi bir durumla karşı karşıya kalınırdı ki bu da yargının faaliyetlerini yürütebilmeye, adaleti yerine getirmeye engel olurdu ki, esasen suç olan bu husus olurdu. Komisyonun böyle bir yetkisi olduğu, dönemin TBMM Başkanı Mustafa Kalemli'nin imzasını taşıyan örnekte de görülmektedir. Böylece yapılan işlemimizde bir usul hatası da bulunmamaktadır" değerlendirmesini yaptı.
Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Sıvacıoğlu'nun, sadece 2 soru alacağını açıklamasına parlamento muhabirleri tepki gösterdi. "Biz de soru sormama hakkımızı kullanıyoruz" diyen gazetecilerin bu tepkisi üzerine Sıvacıoğlu, daha sonra sorulan soruların önemli bir bölümünü cevaplandırdı. Bir soru üzerine kendilerinin resmi bir talebe cevap verdiklerinin altını çizen Sıvacıoğlu, tutanağın gönderilmesinden dolayı komisyonun töhmet altına alınmasına anlam veremediklerini belirtti. TBMM İçtüzüğünün 105. maddesine göre bir usul hatası olmadığını belirten Sıvacıoğlu, yine bir başka soru üzerine Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in komisyonun yargıya müdahale ettiğine ilişkin görüşlerinin kendisine sorulması gerektiğine işaret etti.
Komisyonun kendisine tanınan süreyi kullanacağını ve raporunu TBMM Başkanlığına teslim edeceğini ifade eden Sıvacıoğlu, bir başka soru üzerine kendilerinden istenen bilgiyi göndermemeleri halinde bu kez kendilerinden "niye göndermediniz" diye hesap sorulacağını öne sürdü. İddianameyi ne zaman aldıkları sorusuna Sıvacıoğlu, e-mail kanalıyla kendilerine geldiğini, tarihine bakmadığını söyledi. Sıvacıoğlu, "İddianameyi basına yansımasından önce mi aldınız?" şeklindeki bir soruya ise "Hayır hayır" karşılığını verdi.
-------------
|