Bilginin Adresi Ana Sayfa
Forum Anasayfası Forum Anasayfası > Donanım & Hardware > Network
  Aktif Konular Aktif Konular RSS - İNTERNETİN TARİHÇESİ
  SSS SSS  Forumu Ara   Events   Kayıt Ol Kayıt Ol  GiriÅŸ GiriÅŸ

İNTERNETİN TARİHÇESİ

 Yanıt Yaz Yanıt Yaz
Yazar
Mesaj
Hawk Açılır Kutu Gör
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye
Simge

Kayıt Tarihi: 07-03-2006
Konum: Turkiye
Status: Aktif DeÄŸil
Points: 1700
Mesaj Seçenekleri Mesaj Seçenekleri   Thanks (0) Thanks(0)   Alıntı Hawk Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Konu: İNTERNETİN TARİHÇESİ
    Gönderim Zamanı: 10-04-2007 Saat 22:35
 

İNTERNET’İN TARİHÇESİ

Internet’in ortaya çıkışı Amerikan Federal Hükümeti Savunma Bakanlığı’nın araştırma ve geliştirme kolu olan “Savunma İleri Düzey Arastırma Projeleri Kurumu”na (DARPA - Defense Advanced Research Project Agency) dayanır. 1969’da çeşitli bilgisayar ve askeri araştırma projelerini desteklemek için Savunma Bakanlığı ARPANET adında paket anahtarlamalı bir ağ tasarlamaya başladı. Bu ağ, ABD’deki üniversite ve araştırma kuruluşlarının degişik tipteki bilgisayarlarını da içererek büyüdü. 1973 yılında, ağ için bir protokol seti geliştirmek amacıyla Stanford Üniversitesi’nde - daha sonra BBN (Bolt Beranek ve Newman)’in ve University College, London’ın da dahil oldugu - bir internetworking projesi başlatıldı. 1978’e kadar “İletim Kontrol Protokolu”nun (TCP - Transmission Control Protocol) dört uyarlaması geliştirildi. 1980’de bu küme sabitleşti ve ARPANET’e bağli bilgisayarlar arasındaki iletişimi kolaylaştırdı. 1983’te tüm ARPANET kullanıcıları İletim Kontrol Protokolu/Internet Protokolu (TCP/IP) olarak bilinen yeni protokole geçiş yaptılar. O yıl TCP/IP, ARPANET’i de içeren Savunma Bakanlığı Internet’inde kullanılmak üzere standartlaştırıldı.

ARPANET, Haziran 1990’da kullanımdan kaldırıldı. Yerini ABD, Avrupa, Japonya ve Pasifik ülkelerinde ticari ve hükümet işletimindeki omurgalar (backbone) aldı. ARPANET’in kaldırılmasına rağmen, TCP/IP protokolu kullanılmaya devam etti ve gelişti. Şimdi bu kısa özeti biraz daha açarak anlatalım.

Internet, bilgisayar ve haberleşme dünyasını daha önce hiç görülmedik bir sekilde etkilemiştir. Telgraf, telefon, radyo ve bilgisayarın icadı ile bu hizmetler entegre hale getirilmiştir. Internet, dünya çapında bir yayın özelliği, bilgilerin paylaşımı için bir mekanizma ve cografi yerlerinden bağımsız olarak bilgisayarları birbirine bağlayan bir ortamdır.

Internet, önemli yararlar sağlayacak yatırımlara ve araştırma ve bilgi altyapısını geliştirme için yapılan vaatlere en güzel örneği teşkil eder. Paket anahtarlama konusunda başlayan ilk araştırmalarla birlikte Amerikan hükümeti, endüstri ve akademik kuruluşlar bu yeni teknolojiye büyük ilgi gösterdiler. Günümüzde sıkça rastladığımız "can@bilgisayar.com" veya "http://www.bilgisayar.com" gibi terimler artık insanlarin ortak dili olmaya başlamıştır.

Internet’in gelişim tarihçesi 4 farklı noktaya dayanır. Birincisi paket anahtarlama konusundaki araştırmalar sayesinde teknolojik gelişmeler, ARPANET ve bilgi altyapısının boyutlarını ölçekleme, performans ve yüksek seviye fonksiyonelliği gibi noktalara çekme isteğidir. İkinci nokta, yönetim bazında global ve karmaşık bir bilgi altyapısı gereksiniminin görülmesidir. Üçüncüsü, toplumsal açıdan teknolojik gelişmenin sağlanması ve büyük bir haberleşme ağının kurulması gereksinimidir. Dördüncü nokta ise, geniş bir bilgi altyapısı içinde araştırma sonuçlarının etkin bir şekilde paylaşımını sağlamak amacında olan ticari bakıştır.

Internet günümüzde genel olarak Ulusal Bilgi Altyapısı adı verilen yaygın bir bilgi altyapısının protipi durumundadır. Internet’in tarihi oldukça karmaşıktır ve teknolojik, yönetimsel ve toplumsal bakış açılarını içerir. Dolayısıyla Internet'in etkisi sadece bilgisayar haberleşmesinin teknik alanları ile sınırlı kalmayıp toplum yaşayışına da yansımıştır.


Internet'in Temelleri

Bilgisayar ağları sayesindeki toplumsal etkileşim konusu üzerinde ilk tanımlamalar, MIT (Massachusetts Institute of Technology)'den J.C.R. Licklider tarafından 1962 Agutos'unda yazılan makaleler ile yapılmıştır. Bu makaleler "Galactic Network" kavramını inceler. Bu makalelerde, insanların bulundukları yerlerden bağımsız bir şekilde bilgiye çabuk bir şekilde erişebilmeleri ve bilginin paylaşımı tasavvur ediliyordu. Bu yaklaşım, bugünkü Internet ile büyük bir paralellik gösteriyordu. Licklider, Ekim 1962'de DARPA(Defense Advanced Research Projects Agency)'da başlayan bilgisayar araştırma programının ilk yöneticisidir. DARPA'da bulundugu süre içinde haleflerinden Ivan Sutherland, Bob Taylor ve MIT araştırmacılarından Lawrence G. Roberts'i bilgisayar ağlarının önemi konusunda ikna etmeyi başarmıştır.

MIT'den Leonard Kleinrock , paket anahtarlama teorisi ile ilgili ilk makaleyi Temmuz 1961'de, ilk kitabi ise 1964'te yazmıştır. Kleinrock, bilgisayar haberleşmesinde paket anahtarlama kavramının devre anahtarlamaya göre daha etkin bir çözüm olduğu konusunda Roberts'i ikna etmeyi başarmıstır. Bu olay, bilgisayar ağlarına dogru giden yolda önemli bir adım olmuştur. Diğer bir önemli adım da bilgisayarların birbirileri ile haberleşmesini sağlamak olmuştur. Bunu denemek için 1965'te Roberts, Thomas Merrill ile birlikte Mass.'taki bir TX-2 bilgisayarı ile California'daki bir Q-32 bilgisayarını düşük hızlı dial-up telefon hattı üzerinden birbirileri ile haberleştirmeyi başarmıştır. Bu kurulan ilk geniş-alan(wide-area) bilgisayar ağı olmuştur. Bu deney göstermiştirki, zaman-paylaşımlı bilgisayarlar birbirileri ile iyi bir şekilde çalışabilmekte ve verilerini paylaşabilmektedir. Devre anahtarlamalı telefon sistemleri ise bu iş için uygun değildir. Kleinrock paket anahtarlama konusundaki gereksinimi kabul ettirmiştir.

1966'da Roberts, DARPA'da bilgisayar ağları kavramını geliştirdi. 1967'de planlarını ARPANET adı altında yayınladı. Makalesini anlattığı konferansta paket anahtarlama konusunda NPL'den Donald Davies ve Roger Scantlebury tarafından yazılmış başka bir makale daha tanıtıldı.

RAND grubu adındaki başka bir araştırma grubu da askeri alanda güvenlik için paket anahtarlamalı ağlar konusunda 1964'te bir makale yazmıştır. 1961-1967 yılları arasında MIT'te, 1962-1965 yılları arasında RAND'ta ve 1964-1967 yılları arasında da NPL'de paket anahtarlama konusunda birbirinden habersiz paralel çalısmalar yapılmıştır. "Paket" sözcüğü NPL'deki çalısmalarda ortaya çıkmıştır.

ARPANET tasarimindaki hat hızı da 2.4 kbps'ten 50 kbps'e yükseltilmiştir. Agustos 1968'te Roberts ve DARPA üyeleri, ARPANET konusundaki spesifikasyonları netleştirdikten sonra DARPA tarafından Interface Message Processors(IMP) adı verilen ilk paket anahtarlarını tanıtan bir RFQ yayınlandı. RFQ, Aralık 1968'te Frank Heart liderliğinde Bolt Beranek ve Newman(BBN)'de kabul gördü. BBN ekibi IMP'ler üzerinde çalışırken Bob Kahn, ARPANET'in mimari tasarımında önemli bir rol oynamıştır. Ağ topolojisi ve ekonomisi, Roberts ile birlikte çalısan Howard Frank ve Network Analysis Corporation ekibi tarafından tasarlanmış ve optimize edilmiştir. Ağ ölçüm sistemi ise UCLA'da Kleinrock'un ekibi tarafından hazırlanmıştır.

Kleinrock'un paket anahtarlama teorisini geliştirmesi ve bu konu üzerindeki analiz, tasarım ve ölçümleri nedeniyle UCLA'daki Ağ Ölçüm Merkezi(Network Measurement Center) ARPANET'in ilk düğümü olarak seçilmiştir. Eylül 1969'da tüm bu çalısmalar bir araya getirilerek BBN ilk IMP'yi UCLA'da kurmuş ve ilk bilgisayar ağa bağlanmıştır. Stanford Research Institute(SRI)'den Doug Engelbart'in "Augmentation of Human Intellect" isimli projesi ikinci bir düğüm olmuştur. SRI, Ağ Bilgi Merkezi'ni Elizabeth Feinler ile desteklemiş, adres dönüşümü için gerekli tabloları tutmuş ve RFC'leri sağlamıştır. SRI, ARPANET'e bağlandıktan sonra ilk host-to-host mesaj, Kleinrock'un laboratuvarından SRI'ya gönderilmiştir. İki yeni düğüm olarak California Santa Barbara Üniversitesi ve Utah Üniversitesi de bağlanmıştır.

Bu iki yeni düğümde değişik uygulamalar ağ üzerinde gerçeklenmiştir. 1969'ların sonunda 4 bilgisayar ilk ARPANET'i oluşturmuş oldu.

Böylece Internet'in ilk tomurcuğu yeşermiş oldu. Bu ilk günlerde bile bilgisayar ağlari altyapısı ve ağların nasıl kullanılacağı konusunda sorular belirmişti. Bugün de yine bu konu üzerinde çalısmalar devam etmektedir.

İlerleyen yıllarda bilgisayarlar hızla ARPANET'e bağlanmıştır ve Host-to-Host protokolu ve diğer ağ yazılımları üzerinde çalışmalar devam etmiştir. Aralik 1970'de Ağ Çalısma Grubu(NWG), S. Crocker liderliğinde Network Control Protocol(NCP) adı verilen ilk ARPANET Host-to-Host protokolunu tamamladı. 1971-1972 yıllarında ARPANET siteleri NCP'yi yükledikten sonra ağ kullanıcıları uygulama geliştirmeye başlamıştır.

Ekim 1972'deki Uluslararasi Bilgisayar Haberleşmesi Konferansında ARPANET'in çok başarılı bir sunumu Kahn tarafından yapılmıştır. Bu yeni ağ teknolojisinin ilk tanıtımı idi. Yine 1972'de ilk uygulama olan "elektronik posta" hizmeti de tanıtıldı. Mart ayında BBN'den Ray Tomlinson, email için mesaj gönderme ve alma programlarını yazdı. Daha sonra Roberts, buna ek olarak bazı yeni uygulamalar(list, file, forward, respond gibi) geliştirmiştir. Bundan dolayıdır ki email en yaygin ağ uygulamasıdır. Bu olay, bugün gördüğümüz pekçok farklı uygulamanın da habercisi olmuştur (WWW gibi).


İlk Internet Kavramları

İlk ortaya çıkan ARPANET, büyüyerek Internet olmuştur. Internet, pekçok farklı tasarıma sahip birbirinden bağımsız ağların varlığı fikrine dayanır. Paket anahtarlamalı ağ olan ARPANET ile başlayan süreç daha sonra paket uydu ağları, yer tabanlı paket radyo ağları ve diğer ağlar ile devam etmiştir. Bugünkü Internet, açık mimarili ağ adı verilen bir kavrama dayanır. Bu yaklaşıma göre herhangi bir ağ teknolojisinin seçimi, özel bir ağ mimarisi ile sınırlanamaz, kullanıcı tarafından serbestçe seçilebilir ve diğer teknolojilere de uygun hale getirilir. Bu yeni teknolojinin ortaya çıktığı yıllarda kullanımda olan tekniloji devre anahtarlama idi. Yukarıda da belirtildiği gibi Klienrock, paket anahtarlamanın çok daha iyi bir yöntem olduğunu ispatlamıştı.

Açık mimarili bir ağda, ayrı ayrı her ağ bağımsız olarak tasarlanabilir ve üretilebilir. Ayrica her biri kendine özel bir arayüze sahip olabilir. Her ağ, özel bir ortama ve kullanıcı isteklerine göre tasarlanır. Genel olarak ağların tipi ve cografi konumları konusunda bir sınırlama yoktur ancak bazı özel kısıtlamalar olabilir.

Açık mimari kavrami ilk olarak 1972'de Kahn tarafından ortaya atılmıştır. Bu çalışma paket radyo programının bir parçası idi ve "Internetting" olarak adlandırılmıştır. Bu aşamada NCP'de bazı eksiklikler görülmüştür. NCP'nin end-end güvenilirliği sağlamadığı görüldü. Bazı paketler kayboldugu zaman protokol ya da uygulamalar hata mesaji vermelidir. Bu modelde ise NCP'nin böyle bir özelliği yoktur. Mevcut tek ağ ARPANET oldugundan ve hata ihtimali de az olduğundan buna ihtiyaç duyulmamıştır.

Bundan dolayi Kahn, açık mimarili ağları destekleyecek şekilde yeni bir protokol geliştirmeye karar vermiştir. Bu protokol TCP/IP (Transmission Control Protocol/Internet Protocol)'dir. NCP daha çok bir cihaz sürücü programi gibi iken bu protokol bir haberleşme protokolu gibidir. Kahn'in ilk düşüncelerinde dört önemli kural vardı:

* Her bagimsiz ag, herhangi bir degisiklige gerek duyulmadan Internet'e baglanabimelidir.

* Aglar arasi haberlesme en iyiye gayret(best effort) ilkesine dayanir. Bir paket hedefe ulasmamissa kaynak tarafindan tekrar gönderilmelidir.

* Aglari birbirine baglamak için daha sonra geçit(gateway) ve yönlendirici(router) adi verilecek olan siyah kutular kullanilacaktir.

* Uygulama düzeyinde global bir kontrol yoktur.


İşaret edilmesi gereken diğer önemli noktalar ise şunlardır:

* Kaybolan paketlerin haberlesmeyi kesmemesi ve bu paketlerin yeniden gönderilmesi.

* Host to host "pipelining" ile ayni anda pekçok paketin gönderilmesi.

* Paketlerin yönlendirilmesi için geçit fonksiyonlari. Bunlar IP basliklari, paketlerin küçük parçalara ayrilmasi gibi fonksiyonlardir.

* Uçtan uca hata kontrolu. Paketlerin birlestirilmesi ve parçalanmasi.

* Global adresleme gereksinimi.

* Host to host akis kontrolu için teknikler.

* Degisik isletim sistemleri için arayüzler.


1973'de Kahn, Vint Cerf ile ortak çalısma yaparak TCP/IP'nin detaylarını belirlemiştir. Bu ortak çalışmadan şu neticeler çıkmıştır:

İki proses arasındaki haberleşme uzun bir sekizli akışını(stream) içerir.

Sekizlinin akış içindeki yeri onu tanımlamaya yeter.

Akış kontrolu kayan pencereler ve acks'lar ile sağlanır.

Hedef ve kaynağın hangi pencere parametreleri üzerinde anlaşacağı açık bir noktadır.


Baslangıçta ARPANET gibi küçük boyutlarda ağlar düşünüldüğünden 32 bitlik bir IP adresinde ilk 8 bit ağı kalan 24 bit ise ağdaki makinaları simgelemek için kullanılmıştır. Bu durumda 256 farklı ağ adreslendirilebilir. 1970'li yılların başlarında bu sayı yeterli olarak görülmüştür.

TCP ile ilgili ilk uygulamalarda sadece görüntü devrelere(virtual circuit) izin verilmiştir. Bu model dosya transferi ve uzak sistemlere bağlanma konusunda iyi sonuçlar verdiği halde daha ileri düzeydeki uygulamalarda paket kayıpları TCP tarafından düzeltilememektedir ve bu işlem uygulamaya bırakılmıştır. Bunun üzerine TCP protokolu IP ve ayrı TCP olarak iki farklı protokole ayrılmıştır. IP, adresleme ve yönlendirme fonksiyonlarini gerçeklerken TCP, akış kontrolu ve hata düzeltme fonksiyonlarını gerçekler. TCP fonksiyonlarına gerek duymayan uygulamalarda IP servislerine doğrudan erişim için alternatif bir protokol olan UDP(User Datagram Protocol) eklenmiştir.


İddiaların İspatı

DARPA, Stanford(Cerf), BBN(Ray Tomlinson) ve UCL(Peter Kirstein) ile TCP/IP için üçlü bir çalışma yapmıştır. Cerf liderliğindeki Stanford ekibi detaylı spesifikasyonları belirlemiş ve TCP'nin üç ayrı bağımsız uygulamasını üretmiştir.

Bu olay, Internet kavram ve teknolojilerinin çok uzun sürecek geliştirme ve deney sürecinin başlangıcı olmuştur. İlk üç ağ olan ARPANET, Paket Radyo ve Paket Uydu ağları ve bunların araştırma ortamları gerekli deneyler için uygun bir zemin hazırlamıştır.

TCP'nin ilk uygulamaları, Tenex ve TOPS 20 gibi zaman paylaşımlı büyük sistemler üzerinde yapılmıştır. Masaüstü bilgisayarlar ortaya çıkmaya başladığında bazıları TCP yazılımının kişisel bir bilgisayarda koşturulamayacak kadar uzun ve kompleks olduğunu savundu. Bunun üzerine MIT'ten David Clarck ve ekibi çok daha basit ama istenilenleri gerçekleyen bir TCP versiyonu çıkardı. Önce, Xerox PARC tarafından üretilen ilk kişisel iş istasyonu olan Xerox Alto üzerinde bir TCP uygulaması geliştirdiler. Ardından bunu bir IBM PC üzerinde de uyguladılar. Böylece zaman paylaşımlı sistemlerle beraber iş istasyonlarının ve kişisel bilgisayarların da Internet'e bağlanabileceği ispatlanmış oldu. 1976'da Kleinrock, ARPANET ile ilgili ilk kitabını çıkardı. Bu kitapta daha çok protokollere yer veriliyordu. Bu eser, anahtarlama kavramının topluma anlatılmasında önemli rol oynadı.

1980'li yılların başında LAN'ların, PC'lerin ve iş istasyonlarının yaygınlaşması Internet'in de büyümesine yol açtı. Şu an Internet'te, 1973 yılında Xerox PARC'tan Bob Metcalfe tarafından geliştirilen Ethernet teknolojisi, en çok kullanılan ağ teknolojisidir. En çok kullanılan bilgisayarlar da PC'ler ve iş istasyonlarıdır. İlk ARPANET modeli olan zaman paylaşımlı büyük bilgisayarlardan oluşan az sayıdaki ağdan daha çok sayıdaki ağa geçiş, alt yapıda da bazı değişiklik gereksinimlerini doğurmuştur. Bu nedenle üç değişik ağ tipi tanımlanmış ve A, B, C sınıfı olarak adlandırılmıştır. A sınıfı ağlar, ulusal boyuttaki büyük ağlardır (çok sayıda bilgisayardan oluşan az sayıda ağ). B sınıfı ağlar bölgesel, C sınıfı ise yerel alan ağlarını (az sayıda makinadan oluşan çok sayıda ağ) temsil eder.

Ağlar büyüdükçe ve bilgisayar sayısı arttıkça nümerik adresleri akılda tutmak zorlastığından makinalara simgesel isimler verilmiştir. Bu amaçla Domain Name System (DNS), Paul Mockapetris tarafından ortaya atılmıştır. Bu sistem ile isimler adreslere dönüştürülür.

Internet'in büyümesi baslangıçta kullanılan yönlendiricilerde (router) de sorunlar çıkmasına neden oldu. İlk olarak tasarlanan yönlendiriciler, dağıtılmış bir algoritma ile yönlendirme işlemini gerçeklestiriyorlardı. Ancak bilgisayar sayısı arttıkça bu algoritma yetersiz kalmaya başladı. Bunun üzerine hiyerarsik bir algoritma geliştirildi. Bu yeni düzenlemeye göre Internet'e bağlı her bölgede IGP (Interior Gateway Protocol) protokolu kullanılmaya başlandı. Bu bağımsız bölgeler de EGP (Exterior Gateway Protocol) protokolu ile birbirine bağlandı. Böylece hiyerarsik bir yapı geliştirilmiş oldu. Bu yapıda farklı bölgelerde farklı IGP protokolleri kullanmak mümkündür.

Internet'in gelişmesi yazilim konusunda da problemler doğmasına yol açtı. Yeni gelişmelerin yazılımlara da yansıtılması gerekiyordu.

Bunun için DARPA, UC Berkeley'i TCP/IP'nin UNIX işletim sistemine uyarlanması konusunda destekledi. Berkeley daha sonra BBN'de geliştirilen TCP/IP kodunu yeniden yazdı. Böylece TCP/IP, UNIX BSD ile uyumlu hale geldi. Bu, araştırma merkezlerinde Internet'in yayılması açısından son derece önemli bir gelişme olmuştur. Çünkü arastırmalarda en çok kullanılan işletim sistemi UNIX'tir. Böylece Internet, araştırma kurumlarını da içine alarak büyümüştür.

Internet'in gelişimindeki önemli olaylardan biri de Ocak 1983'te ARPANET'in host protokolunun NCP'den TCP/IP'ye geçmesi olmuştur. Bu tüm makinalara uygulanması gereken bir değişiklik olduğundan uzun süreli bir planlama ile gerçekleştirilmiştir.

1985 yılından itibaren Internet artık degişik kesimler tarafından kullanılmaya başlanmış, email uygulaması degişik sistemler kullanan degişik kurumlar arasında yaygınlaşmıştır.


Yaygın Altyapıya Geçiş

Internet'in kullanımının yaygınlaşması ile birlikte diğer ticari ve idari kurumlar da kendi ağlarını kurmaya başladılar. Örneğin U.S. Enerji Bakanlığı, ticari kurumlar, eğitim kurumları. Daha sonra BITNET ve USENET gibi yeni ağlar ortaya çıktı. 1985'te Dennis Jennings NSFNET'i (U.S. National Science Foundation NET) oluşturdu.

NSF için TCP/IP protokolu seçildi. Federal kurumlar bugünün Internet'inin şekillenmesi için bir dizi kararlar aldı:
Federal kurumlar, altyapı için gereken maliyeti paylaştılar. Bu paylaşımı koordine etmek için Federal Networking Council(FNC) kuruldu. Bu kuruluş diğer uluslararası kuruluşlarla birlikte çalıştı. Böylece Internet'in dünya çapında yaygınlaşması hedeflendi.

1988'de Kleinrock başkanlığında Kahn ve Clark'in da yer aldığı National Research Council(NRC) adlı komite "Ulusal Araştırma Ağına Dogru (Towards a National Research Network)" adlı bir bildiri yayınladı. Bu bildiri hükümetten de destek gördü. Ayni komite 1994 yılında bu kez "Realizing The Information Future: The Internet and Beyond" isimli bir bildiri daha yayınladı. Bunlarla beraber Internet büyüdü ve yedi kitada toplam 50.000 ağa, Amerika'da ise 29.000 ağa ulaştı. 1990'da ARPANET kullanımdan kaldırıldı.

Internet’in yaygınlaşması amacıyla dökümantasyona büyük önem verilmiş ve tüm protokollari tanıtan dökümanlar hazırlanmıştır. Bu konuda özellikle RFC (Request For Comments)’ler büyük fayda sağlamıştır.


Internet’in Bugünü

24 Ekim 1995'te FNC (Federal Networking Council) Internet'i tanıtan bir bildiri yayınladı. FNC'ye göre Internet'in tanımı aşağıdaki gibidir :

Internet,

i ) Birbirilerine IP protokolüne dayali global bir adres uzayi ile lojik olarak bagli bilgisayarlardan olusan bir bilgi sistemidir.

ii) TCP/IP veya benzeri IP uyumlu protokoller kullanarak haberlesmeyi saglar.

iii) Yüksek düzeyli servislere ulasilmasini saglar.

Internet, ilk ortaya çıkışında zaman paylaşımlı iken daha sonra kişisel bilgisayar, istemci-sunucu, uçtan uca haberleşme ve ağ bilgisayari gibi yönlere kaydı. Internet, LAN kavramı ortaya çıkmadan önce tasarlandı ancak günümüzdeki yeni teknolojilerle (örneğin ATM ve çerçeve anahtarlamalı servisler) uyum sağlanmıştır.

Internet'in değişim sürecinin bittiğini söylemek mümkün değildir. Internet, telefon ve televizyon endüstrisi ile ilgisi olmayan sadece bilgisayarları kapsayan bir ağdir. Bilgisayar endüstrisinin gelişmesi ile o da değişime uğrayacaktır. Günümüzde ses ve video için gerçek zamanlı transfere izin verecek şekilde gelişmektedir.

Bu gelişmeler sonucu, Internet telefon ve Internet televizyon gibi yeni uygulamalar ortaya çıkmıştır. Internet'in geleceği ile ilgili en önemli soru teknolojinin nasıl değişeceği değil, değişim prosesinin nasıl yönetileceğidir. Başlangıçta da söylendiği gibi Internet, bir grup tarafından tasarlandı ama bu konu ile ilgili gruplar ortaya çıktıkça bu orijinal tasarıma eklemeler oldu.

 

Düzenleyen Past Eternity - 10-04-2007 Saat 22:41
Yukarı Dön
 Yanıt Yaz Yanıt Yaz

Forum Atla Forum İzinleri Açılır Kutu Gör



Bu Sayfa 0.223 Saniyede Yüklendi.