Fanlardan Kurtulun, 30 Litre Yağ Kullanın |
Yanıt Yaz |
Yazar | |
kral
Administrator Kayıt Tarihi: 08-03-2006 Status: Aktif Değil Points: 957 |
Mesaj Seçenekleri
Yanıt Yaz
Alıntı kral
Bu mesaj kurallara aykırıysa buradan yöneticileri bilgilendirebilirsiniz.
Gönderim Zamanı: 21-04-2006 Saat 07:59 |
Athlon FX-55'i 30 Litre (8 Gallon) Yağa Daldırmak?
Normal bir insanın sağduyusu pahalı bir bilgisayarı yemeklik yağın içine daldırmayı pek mantıklı bulmaz. Fakat mühendislik başarıları ve bilimsel buluşlar alışılmışın dışına çıkmayı ve hiç denenmemişi denemeyi sevenler tarafından yapılabilir. Münih merkezli THG deney ortamında bu gerçeği severek kabul eden bir ekip var. Bu deney sonunda sadece AMD Athlon FX-55 ve GeForce 6800 Ultra donanımlı sistemimizin kasayı yemeklik yağ ile doldurduğumuzda kısa devre yapmadığını öğrenmedik aynı zamanda iletken olmayan bu sıvı sayesinde fanların gürültüsünden arındırılmış, tamamen serin ve sessiz bir bilgisayarımız oldu. Ayrıca içi yağ dolu kasa bileşenlerin daha romantik görünmesini de sağladı. Teknik açıdan bakıldığında deneyde kullandığımız bilgisayar en yeni ve en hızlı sistemlerle boy ölçüşebilecek seviyede sadece gürültü açısından biraz sıkıntı yaşıyor ve gerçekten gürültücü sistemler sınıfına giriyor. Büyük miktarda kullandığımız sıvı, sistemin tamamen sessiz ve serin çalışmasını sağlıyor. Hatta tam güçte çalışırken bile üç ana bölüm yeteri kadar serin kalabiliyor: işlemci (cpu), ekran kartı ve yongaseti (chipset). VIDEO 18: Yağlı Bilgisayarın Cazibesi Video 18 güçlü bir sistemin soğutulması konusuna tamamen farklı bir yaklaşım getiriyor: özel hazırlanmış bir bilgisayar kasası içinde bulunan güçlü donanıma sahip bir sistemi 30 litre yağın içinde çalıştırmak. Ayrıca bunu deneyler devam ederken yapıyoruz! Münih deney merkezi tarafından yapılan videolar ilki 2001 yılında yayınlandığından beri büyük bir ilgiyle takip ediliyor. Daha önceki filmlerde olduğu gibi Video 18'i de üç farklı biçimde sunuyoruz. Yine her zaman olduğu gibi fazla yer kaplamdan en kaliteli görüntüyü yakalamaya çalıştık. Sistemine fazladan kodek yüklemek istemeyen kullanıcılar için bu videoyu MS Windows Media Player'ın WMV-9 ve Apple Quicktime (H.264) biçimlerinde de sunuyoruz. Ek olarak dosya ZIP sıkıştırma aracıyla sıkıştırıldı, sonuç olarak 20 MB'lık dosya indirilmeye hazır hale geldi. Üç dakika ve 45 saniye süren video ortalama 5.7 MB/dk veya 93 kB/s bit hızına sahip. DivX kodeki için tercihimiz değişti çünkü yeni 6 sürümü eski 5.2.1 sürümüne göre kodlama konusunda daha az verimli. Sonuç olarak bu video için şimdilik "eski" sürümü kullandık. Sıkıştırma pazarında toptan bir değişim yaşanıyor, Microsoft'un WMv-9 kodeği DivX 5.2.1'e benzer güzel özellikler sunuyor ve çok daha kolay kullanılabiliyor. Apple'ın Quicktime Pro 7.0.3'ü de arayı kapayarak arkadan yetişti ve şimdi modern H.264 kodekini kullanıyor. Kullanımı son derece kolay ve kesinlikle DivX ya da WMV-9'dan daha iyi sonuçlar veriyor. Videonun Apple sürümünü indirerek buna kendiniz karar verebilirsiniz. Batmaya HazırMünih deneyimiz için alınacaklar listesi fazla uzun değildi. İşlemci olarak bir AMD Athlon 64 FX-55 yaklaşık 1079$, ekran kartı olarak PCIe GeForce 6800 Ultra fiyatı 359$ civarı. Diğer bileşenler için fiyatı 220$'ın hemen altında NForce 4-SLI yongasetli Gigabyte K8NXP-SLI anakart, 120 $ civarına 1 GB DDR400 bellek ve 155 $ gibi cazip bir fiyata Maxtor 320 GB kapasiteli IDE sabit disk aldık. Klavye, fare ve DVD sürücü gibi ufak tefek eksikleri de tamamlayınca 2000 $ civarında bir fiyata yeni bir sistem toparlamış oluyoruz. ÇN: Burada belirtilen fiyatlar yurtdışı fiyatlarıdır. Saf Suyla Yapılan DenemelerSıvıyla soğutulmuş bir bilgisayar fikri pek yeni değil. Eskiden hızaşırtma ve ince ayar konuları çok ilgi görürken ciddi soğutma çözümleri üzerinde çok kafa yormuştuk. Fakat tam o sırada sulu soğutma sistemleri ortaya çıktı ve bu düşünceleri bastırdı. Yılbaşından kısa bir süre önce bu fikirler yeniden kafamıza üşüştü ve saf suyla (iyonlarından arındırılmış) bazı denemeler yaptık. Suyun en büyük artısı kasa tamamen suyla doluyken bile içinde bulunan bileşenlerin açık ve net bir şekilde görülebiliyor olması. Ayrıca iyi bir ısı iletimi sağlıyor ve bu da Athlon FX-55 ve GeForce 6800 Ultra gibi yüksek başarımlı yongalar kullanıldığında büyük önem kazanıyor. Donanım bir kap içine yerleştirildi ve yaklaşık 19 Litre saf su üzerine boşaltıldı. Herkesi şaşırtırcasına sistem beş dakika sonra çakılana kadar tamamen sorunsuz çalıştı. Bileşenler kuruduktan sonra aynı deneyi defalarca tekrarladık. Pahalı bileşenlere hiç bir şey olmadı. Sonuç olarak bu yöntemin işe yaramayacağına karar verdik. Yağ Banyosuna Alıştırma Çalışmaları Athlon FX-55 sistem plastik bir kap içine yerleştirildi. Ayrıca resimde bir Zalman soğutucu da görebilirsiniz; sistemin son halinde bu şekilde kullanılmıyor. Saf suyla yaşadığımız sorunlardan sonra hemen yağ deneyeme karar verdik. Suyun tersine bu sıvının pek çok artısı var, bunlardan en önemlisi akım kaçaklarına neden olan serbest iyonların yağın içinde çok az sayıda olması. Suyla yaptığımız deneylerde bölgesel olarak kalan kısa devrelerin bileşenin geneline zarar vermediğini gördük. Yine de 2000 $ harcayarak toparladığımız sisteme zarar gelme olasılığı bizi hemen başka bir sıvı denemeye yöneltti. Sistemin kararlı çalışması için hem işlemci hem de ekran kartı ve yongaseti için kaçınılmaz bir gereksinim olan ısı emiciler (heat sink) üzerlerindeki fanlar çıkarılarak kullanıldı. Resimde AMD Athlon FX-55'in üzerinde bulunan Zalman soğutucu Pleksiglas kasaya yerleştirilen son sistemde kullanılmadı. Aynı şekilde GeForce 6800 Ultra'nın da üzerinde sadece metal ısı emicisi kaldı. Gigabyte'ın K8NCP-SLI anakartı üzerinde bulunan yongaseti fanı düşük devirlerde pek iyi sonuçlar vermedi. Sonuç olarak onun da fişi çekildi. Bazı önemli noktalarda yapılan ölçümler yağın, devamlı çalışan bir sistemi pasif soğutmak için yeterli olduğunu gösterdi. Şimdi sıra uygun bir kasa bulmakta. Adım Adım Kendin Yap: Araçlar Ve YardımcılarSistemin kararlı çalıştığını gördükten sonra sıradaki araçlar gerekiyor: özel bir yapıştırıcı, silikon, aletler ve en önemlisi yeteri miktarda bitkisel sıvı yağ. Pleksiglas Kasayı Sızdırmaz Yapmak Bu projenin altında yatan temel mantık, bileşenleri tamamen sıvının içine batırarak soğutmaya çalışmaktı. Ayrıca deney mühendislerimiz iki tane daha kısıtlama getirdiler: Sistem sessiz çalışmalı ve seçkin donanımlar kullanılmalıydı. Bu arada çekici bir kap ya da kasa için de gözümüzü açık tuttuk. Kablolar ve bağlantılar içeriden dışarıya temiz bir şekilde çıkarılamayacağından bir akvaryum kullanma fikri en başta seçenekler arasından atıldı. Sistemin aynı zamanda güzel de görünmesi gerekiyordu. Sonuç olarak her ne kadar bir sürü fazladan iş çıkaracak olsa da Pleksiglas malzemeden yapılmış saydam bir bilgisayar kasasında karar kıldık. Bütün birleşim noktaları ve her köşe tek tek yapıştırılarak hava geçirmez hale getirildi. Vida deliklerinin sızdırmaz hale getirilmesi biraz daha fazla zamanımızı aldı. Adım adım anlatmak gerekirse önce özel yapıştırıcı sonra da silikon kullandık. Özellikle silikon sıkıldıktan sonra biraz zamana gereksinim duyuyor, yanınızda bir saç kurutma makinası olursa işlemi biraz hızlandırabiliyorsunuz.
Açıklıkları kapatmak için özel olarak kestiğimiz Pleksiglas tabakaları kullandık. Eğer yağ kokusunun sorun olacağını düşünüyorsanız kasanın üstünü de kapatmak için bir şeyler düşünmeniz gerekiyor. Ancak sıvı yağ ile ortam arasındaki ısı değişimini kötü etkileyeceğinizi unutmayın. Önemli Bir Adım İşlemci Tabanını Yalıtmak İlk deneylerimizde yağın içine batırılan sistem sık sık kilitlenme sorunları yaşıyordu. Bunun nedenini kolayca bulduk: İşlemci tabanı, işlemci ve ısı emicinin sıvı geçirmez hale getirilmesi gerekiyor. Bu işlem için bir miktar zaman ve emek harcamalısınız. Aynı kasada olduğu gibi önce yapıştırıcı sonra da silikon kullandık. Başarılı bir yalıtımın ardından sistem her hangi bir sorun yaşamadan kararlı bir şekilde çalışıyor.
Bu durum için şöyle bir açıklamamız var: Anakart üzerinde işlemci tabanın olduğu kısımda yağ, her bir devre yolunun arasındaki kapasitif direnci arttırıyor. Kısacası yağ burada yalıtkan (dielectric) bir malzeme olarak davranıyor. Anakart üzerinde çok yüksek frekanslar olduğundan kapasitif direnç düşüyor. Bu da sinyal kalitesini kötü yönde etkiliyor özellikle de işlemci tabanının olduğu yerde. Ne de olsa 939 adet iğne (pin) çok küçük bir alana sığdırılmış şekilde duruyor. Birleştirme Ve Bileşenlerin Yerleştirilmesi Sistem Çalışırken Yağı Doldurmak
Kasa tamamen sızdırmaz olduktan sonra yağı koyma işlemine geçebiliriz. Sistemi çalıştırdığımızda sadece pasif soğutucuyla çalışıyor olması bizi gerçekten endişelendirdi. Bu yüzden kasayı beklemeden hızlı bir şekilde yağ ile doldurmak istedik yoksa işlemci veya ekran kartının fazla ısınmasına neden olabilirdik. Önce yağı doldurup sonra sistemi çalıştırmak çok daha az tehlikeli. Sonuç: Athlon FX-55 İşlemcili Kendin Yap Yağlı PC
Deney sırasında saydam kasalı ve ağzına kadar yağ ile dolu olan bilgisayar kesinlikle göze hitap ediyordu. Sessiz bir şekilde bütün işlemleri yerine getirdi. Yavaş yavaş ısınan yağ 40 derecenin hemen altına geldi ve durdu. Hepsinden önemlisi sistemin tam yükte çalıştığını hiç bir şekilde fark etmedik. Aslında yağlı bilgisayarı Athlon FX-60 ile çalıştıracaktık fakat bu işlemci AMD tarafından resmen duyurulmadı. Bu yüzden AMD Athlon FX-55 (2.6 GHz, 1 MB Önbellek) Soket 939 anakart ve GeForce 6800 Ultra kullanıldı. Yine de sistem rakibi olan Pentium D 840'a göre hala daha hızlıydı. 2000 $seviyesinde bir fiyata mal olan Kendin Yap Yağlı PC'miz kesinlikle sessiz çalışıyor. Otuz litre yağ ile pasif soğutulmuş bir kasayı herkes görmek isteyecektir. Böyle bir kasaya sahip olmak için videoda gösterdiğimiz, resimlerle ve yazıyla açıkladığımız bazı olmazsa olmazları yerine getirmeniz gerekiyor. Bir önürün (prototip) aşamasında olan yağlı bilgisayarımız kesinlikle yeni bir başlangıç olacak. Örneğin ısı dağılımını daha iyi hale getirmek için yavaş dönen fanlar sisteme ilave edilebilir.
Eski yön var mı? Tecrübeli kullanıcılar bir şeyden kesinlikle emindirler: kasanın içinde bulunan büyük miktarda sıvı bazı riskleri de yanında getirir. Örneğin bu yazıda olduğu gibi su yerine yağ kullanıldığında bir kaçak olması durumunda çok daha büyük hasar oluşacaktır fakat su da bulunan serbest iyonlar yüzünden su kullanmak imkansız. En ufak bir kirlilik ya da yabancı madde bile elektrik kaçağına neden olabilir. Bileşenleri değiştirirken bütün yağı boşaltmanız ve parçaları temizlemeniz gerekiyor. Bu yüzden kasanın alt tarafına bir tane lastik tıpa yerleştirdik. Bazı tür yağların (asitli türler) plastikler üzerindeki etkileri hafife alınmamalı. Kolaylık olsun diye biz bildiğiniz bitkisel yağ kullanmayı tercih ettik ama tavsiyemiz motor yağı kullanmak.
Günlük monotonluktan kurtulmak istiyorsanız ve yeterli vaktiniz varsa, bu ilginç Kendin Yap projesini hayatınıza biraz eğlence katmak için deneyebilirsiniz. Video olarak izlemek için
Düzenleyen kral - 21-04-2006 Saat 08:24 |
|
“Bilginin elde edilmesi... bizi iyiye ulaştıracaktır.
|
|
Yanıt Yaz | |
Tweet |
Forum Atla | Forum İzinleri Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Kapalı Forumda Cevapları Silme Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Kapalı Forumda Anket Açma Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma |